Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ve eski ABD Başkanı Donald Trump arasında yıl sonundan önce gerçekleşmesi beklenen kritik zirve, küresel ekonomi için dönüm noktası olabilir. 20 maddelik barış planı görüşmeleri, özellikle Donetsk'teki toprak tavizi konusundaki anlaşmazlıklar nedeniyle gergin. Bu zirve, Ukrayna'nın yeniden yapılanma sürecinden enerji piyasalarına kadar geniş bir yelpazede ekonomik etkiler yaratma potansiyeli taşıyor.
Mehmet Aydın
•
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, ABD ile yürütülen müzakerelerin ardından yaptığı açıklamada, eski ABD Başkanı Donald Trump ile yıl sonundan önce üst düzey bir görüşme gerçekleştireceğini duyurdu. Ulusal Savunma ve Güvenlik Konseyi Başkanı Rustem Umerov'dan alınan güncel bilgiler ışığında yapılan bu açıklama, küresel jeopolitik ve ekonomik dengeler açısından büyük önem taşıyor.
Zelenskiy, sosyal medya paylaşımlarında, Umerov'un Amerikan tarafıyla yaptığı son görüşmeler hakkında bilgi verdiğini belirterek,
"Tek bir gün bile kaybetmiyoruz. Yakında Başkan Trump ile en üst düzeyde bir toplantı yapma konusunda anlaştık. Yeni yıldan önce birçok şey karara bağlanabilir. Ukrayna'ya zafer."
ifadelerini kullandı. Bu zirvenin, sadece siyasi bir buluşmanın ötesinde, savaşın küresel ekonomiye etkileri ve olası bir barışın getireceği yeni ekonomik denklemler açısından kritik bir dönemeç olacağı öngörülüyor.
Barış Planının Ekonomik Ağırlığı ve Riskler
Zelenskiy ve Trump'ın, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e sunulmak üzere 20 maddelik bir barış planı üzerinde uzlaşmaya çalıştığı biliniyor. Bu planın en hassas noktalarından biri, Ukrayna'nın Donetsk bölgesindeki toprak tavizi konusundaki muhalefeti. Ekonomik açıdan bakıldığında, toprak bütünlüğünden verilecek herhangi bir taviz, Ukrayna'nın doğal kaynaklarına erişimini, sanayi kapasitesini ve tarım arazilerini doğrudan etkileyerek ülkenin yeniden yapılanma potansiyelini ciddi şekilde zayıflatabilir.
Enerji Piyasaları: Bölgedeki gerilimin azalması veya artması, küresel enerji fiyatları üzerinde doğrudan etkili olacaktır. Özellikle Avrupa'nın enerji güvenliği ve Türkiye'nin enerji transitindeki rolü bu görüşmelerin seyrine bağlı olabilir.
Tedarik Zincirleri: Savaşın uzaması, gıda ve emtia tedarik zincirlerindeki aksaklıkları derinleştirebilirken, bir barış anlaşması küresel ticarette istikrar sağlayarak enflasyonist baskıları hafifletebilir.
Yatırım İklimi: Ukrayna'da kalıcı bir barışın sağlanması, ülkenin yeniden inşası için milyarlarca dolarlık uluslararası yatırımın önünü açabilir. Ancak mevcut belirsizlik, yatırımcıları temkinli olmaya itiyor.
ABD'nin Rolü ve Küresel Piyasalar Üzerindeki Etkileri
Eski ABD Başkanı Trump'ın Ukrayna politikası ve ABD'nin gelecekteki askeri ve ekonomik yardımlarına ilişkin duruşu, küresel piyasalar için önemli bir belirsizlik kaynağı. Trump'ın olası bir başkanlık döneminde Ukrayna'ya yönelik desteği azaltma ihtimali, Avrupa'da güvenlik endişelerini artırabilir ve bu durum, savunma harcamalarını yükselterek bazı ülkelerin bütçe dengelerini zorlayabilir. Öte yandan, hızlı bir barış anlaşması, küresel risk iştahını artırarak sermaye akışlarını canlandırabilir.
Daha önce Zelenskiy'in, ABD temsilcileri Steve Witkoff ve Jared Kushner ile barış planı konusunda "çok iyi görüşmeler" yaptığını bildirmesi, diplomatik trafiğin yoğunluğunu ve ABD'nin bu süreçteki aktif rolünü gösteriyor. Bu zirve, sadece Ukrayna'nın kaderini değil, aynı zamanda küresel jeopolitik arenadaki güç dengelerini ve dolayısıyla dünya ekonomisinin seyrini de derinden etkileyecek bir potansiyele sahip.