ABD ekonomisinden gelen son istihdam verileri, küresel piyasaların odağını bir kez daha Federal Rezerv'in (Fed) para politikasına çevirdi. Açıklanan ADP özel sektör istihdam verileri, şirketlerin 2023 başından bu yana en yüksek işten çıkarma oranını gerçekleştirdiğini göstererek, işgücü piyasasında belirgin bir zayıflama sinyali verdi. Bu gelişme, Fed'in agresif faiz artırımı döngüsünün sonuna geldiği ve yakında bir faiz indirimi sürecine girebileceği yönündeki beklentileri güçlendirdi.Piyasalar, bu zayıf istihdam verisiyle birlikte Fed'in önümüzdeki hafta yapacağı politika toplantısında 25 baz puanlık bir indirim yapma olasılığını %90'ın üzerinde fiyatlamaya başladı. Bu oran, sadece iki hafta önce %25 civarındaydı. Bu keskin değişim, yatırımcıların Fed'in enflasyonla mücadelede attığı adımların işgücü piyasası üzerindeki etkilerini daha net görmesi ve ekonomideki olası yavaşlamayı öngörmesiyle açıklanıyor. Faiz indirim beklentileri, küresel risk iştahını artırarak piyasalarda genel bir iyimserlik rüzgarı estirdi.Bu beklentilerle birlikte ABD hisse senedi piyasaları kayda değer bir yükseliş yaşadı. Çoğu teknoloji şirketindeki zayıf seyre rağmen, S&P 500 endeksindeki yaklaşık 350 hisse yükseliş kaydetti ve endeks son 8 işlem gününün 7'sini artıda kapattı. Teknoloji ağırlıklı Nasdaq 100 de %0,2 yükselişle günü tamamladı.Güvenli liman varlıklarından ABD Hazine tahvilleri tüm vadelerde değer kazandı ve iki yıllık getiriler %3,5'in altına geriledi. Bu durum, faiz indirim beklentilerinin tahvil fiyatlarını yukarı çekmesi ve getirileri aşağı itmesiyle doğrudan ilişkili.Dolar Endeksi ise %0,4'e yakın değer kaybıyla Eylül ayından bu yana en kötü gününü yaşadı. Zayıflayan dolar, özellikle gelişmekte olan piyasalar için bir nefes alma alanı yaratırken, küresel ticarette de dengeleyici bir etki yaratabilir. Kripto para piyasalarında ise Bitcoin 93 bin dolar civarında seyrederek genel piyasa iyimserliğinden payını aldı.Küresel Etkiler ve Asya'nın DuyarlılığıYeni işlem gününde vadeli hisse endeksleri ABD'de yatay seyrederken, Avrupa tarafında yükselişini sürdürdü. Asya'da ise Japonya öncülüğünde hisse senedi piyasaları değer kazandı. MSCI Asya Pasifik Endeksi'ndeki %0,5'lik yükseliş, Japon borsasındaki %1,7'den fazla tırmanışın gerisinde kaldı. Özellikle teknoloji hisselerinin Japonya'da olumlu ayrışmasında, Fed'in faiz indireceğine yönelik beklentilerin artması kritik bir rol oynuyor."Asya'daki diğer birçok piyasadan farklı olarak Japonya, Fed'in faiz indirim beklentileriyle ilgili gelişmelere daha duyarlı. Bunun nedeni, Fed'in döviz kanalı aracılığıyla Japonya Merkez Bankası'nın (BOJ) adımlarını belirleyebilmesi. Fed'in faiz indirimine ilişkin inancın güçlenmesi, yen üzerindeki baskıyı hafifleterek BOJ'a daha uzun süre gevşek para politikası izleme imkanı sağlayabilir." - HSBC Holdings Plc'nin Asya Başekonomisti Frederic NeumannBu yorum, küresel para politikalarının birbirini nasıl etkilediğini ve özellikle Japonya gibi ihracat odaklı ekonomiler için döviz kurunun stratejik önemini gözler önüne seriyor.Emtia Piyasalarında Çift Yönlü RüzgarlarFed'in faiz indirim beklentileri, emtia piyasalarında da karmaşık bir tablo çizdi. Gümüş, hafif düşüş yaşasa da, bu beklentilerin güçlenmesiyle tüm zamanların en yüksek seviyelerine yakın işlem görmeye devam etti. Altın ise hafif geriledi. Bu durum, yatırımcıların bir yandan faiz indirimlerinin değerli metallere olan talebi artıracağı beklentisiyle hareket ederken, diğer yandan jeopolitik gelişmelerin ve küresel ekonomik görünümün belirsizliğini de fiyatladığını gösteriyor.Petrol fiyatları, Ukrayna'da ateşkes olasılığı ve ABD ile Venezuela arasındaki gerginliğin etkileri değerlendirilirken hafif yükseliş kaydetti. Sanayi metallerinde ise bakır, Londra Metal Borsası depolarından metal çekme siparişlerindeki artış ve ABD'nin olası gümrük vergilerinin küresel arz sıkışıklığını artıracağı endişeleriyle yeni bir rekor seviyeye ulaştı. Bu durum, küresel ekonomideki yavaşlama beklentilerine rağmen bazı sektörlerdeki güçlü talebin ve arz endişelerinin devam ettiğini işaret ediyor.Türkiye Ekonomisi İçin ÇıkarımlarKüresel piyasalardaki bu gelişmeler, Türkiye ekonomisi için de önemli çıkarımlar barındırıyor. Fed'in olası bir faiz indirimi, küresel likidite koşullarını gevşeterek gelişmekte olan piyasalara sermaye akışını teşvik edebilir. Bu durum, Türkiye'nin dış finansman koşullarını bir miktar rahatlatabilir ve borçlanma maliyetleri üzerinde aşağı yönlü bir baskı oluşturabilir. Ayrıca, zayıflayan dolar, Türkiye'nin dış ticaret dengesi ve enflasyon üzerindeki kur baskısını hafifletme potansiyeli taşımaktadır. Ancak, Türkiye'nin kendi iç dinamikleri ve para politikası duruşu, bu küresel rüzgarların etkisini belirlemede anahtar rol oynamaya devam edecektir.

Ekonomi
Zayıf İstihdam Verisi Fed'in Elini Güçlendirdi: Faiz İndirim Sinyalleri ve
ABD'den gelen zayıf özel sektör istihdam verileri, Federal Rezerv'in (Fed) faiz indirimine yönelik piyasa beklentilerini önemli ölçüde artırdı. %90'ın üzerinde bir olasılıkla önümüzdeki hafta 25 baz puanlık indirim fiyatlanırken, bu durum küresel piyasalarda hisse senedi yükselişini, doların değer kaybını ve tahvil getirilerinde düşüşü tetikledi. Özellikle Japonya ve emtia piyasaları, Fed'in olası gevşeme adımlarına karşı hassas bir tepki veriyor.
Esra Çelik
•
Bu makaleyi paylaş
Instagram:Bu bağlantıyı kopyalayıp Instagram hikayenizde paylaşabilirsiniz!




