Türkiye'nin ihracat odaklı ekonomisi için sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm, artık bir tercih değil, küresel rekabetin olmazsa olmaz koşulu haline geldi. Avrupa Birliği ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın ortaklaşa yürüttüğü ve 7 milyon avroluk önemli bir bütçeyle desteklenen "Yeşil Ekonomiye Geçiş Projesi", bu kritik adaptasyon sürecinde Türk sanayisine yeni bir ivme kazandırıyor. Üç yıllık uygulama dönemi resmen başlayan bu proje, özellikle hazır giyim, tekstil, kimya ve lojistik gibi kilit sektörlerde çevresel ayak izlerini minimize etmeyi hedefliyor.Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ve İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Mustafa Gültepe'nin de vurguladığı gibi, "ikiz dönüşüm" – yani hem yeşil hem de dijital dönüşüm – gelecekteki küresel ticaret ortamının en belirleyici unsurlarından biri olacak. AB Yeşil Mutabakatı gibi düzenlemelerle şekillenen yeni dünya düzeninde, ihracatçı firmaların çevresel ve dijital standartlara uyumu, pazara erişim ve rekabet gücü açısından hayati önem taşıyor. Bu proje, Türkiye'nin bu yöndeki stratejik adımlarından birini temsil ediyor.Proje, hazır giyim değer zincirinin temel halkaları olan tekstil, kimya ve lojistik sektörlerini bir araya getirerek, entegre bir yaklaşımla sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmayı amaçlıyor. TİM, İHKİB, İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB), İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) ve Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) gibi önemli paydaşların ortak yürütücülüğünde hayata geçirilen bu girişim, sektörler arası sinerjiyi maksimize etmeyi hedefliyor.İHKİB'in geçmişteki IPA projeleri ile sektöre kazandırdığı kurumsal yetkinlikler, bu yeni projenin başarısı için güçlü bir zemin oluşturuyor. Örneğin, IPA-I döneminde kurulan İstanbul Moda Akademisi (İMA) tasarım odaklı dönüşüme öncülük ederken, IPA-II kapsamındaki "Metamorphosis" projesiyle açılan Dijital Dönüşüm Merkezi ve dünyanın sayılı laboratuvarlarından biri haline gelen Ekoteks, dijital ve kalite standartlarındaki ilerlemeyi gösteriyor. Bu yeni proje ise, AB ve Türkiye Cumhuriyeti mali işbirliği çerçevesinde finanse edilen Rekabetçi Sektörler Programı'nın IPA-III ayağında, yeşil dönüşümü merkeze alarak bu mirası sürdürüyor.Yeşil Dönüşümün Temel TaşlarıYaklaşık 36 ay sürecek olan bu kapsamlı proje, firmaların karbon ve su ayak izlerini ölçme ve azaltma kapasitelerini güçlendirmeye odaklanacak. Proje kapsamında atılacak adımlar şunları içeriyor:Firmalara yönelik eğitim ve danışmanlık programlarıYeşil üretim teknolojileri ve süreçlerine yatırım teşvikleriSektörel sürdürülebilirlik stratejilerinin uygulanmasıDöngüsel ekonomi modellerine geçişin desteklenmesi"Alanında ülkemizin en kapsamlı çalışması olan ve 36 ay sürecek projeyle firmalarımızın rekabet gücünü artıracağız. Böylece Hazır Giyim Sektörü Sürdürülebilirlik Strateji Eylem Planı'ndaki bazı dönüşüm başlıklarını uygulamaya geçireceğiz."Bu sözler, projenin sadece çevresel bir inisiyatif olmanın ötesinde, Türk hazır giyim sektörünün küresel arenadaki konumunu güçlendirme vizyonunu da ortaya koyuyor. Projede İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliklerinin (İTKİB) nihai yararlanıcı, İHKİB'in ise yürütücü kurum olması, sektörün kendi dinamikleriyle dönüşümü sahiplendiğini gösteriyor.Bu 7 milyon avroluk yatırım, Türkiye'nin ihracat sektörleri için sadece bir finansal destek olmanın ötesinde, stratejik bir yol haritası sunuyor. Küresel tedarik zincirlerinde artan sürdürülebilirlik talepleri karşısında, Türk firmalarının proaktif adımlar atması, pazar paylarını korumaları ve yeni pazarlara açılmaları için kritik öneme sahip. Yeşil ekonomiye geçiş, uzun vadede maliyet avantajları, marka değeri artışı ve daha dirençli bir ekonomik yapı inşa etme potansiyeli taşıyor. Bu proje, Türkiye'nin Avrupa Yeşil Mutabakatı'na uyum sürecini hızlandırırken, aynı zamanda döngüsel ekonomiye geçişi destekleyerek ülke ekonomisine sürdürülebilir bir büyüme ivmesi kazandıracak.
Ekonomi
Yeşil Ekonomiye Geçiş: AB Desteğiyle İhracatın Geleceği Şekilleniyor
Avrupa Birliği ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın 7 milyon avroluk desteğiyle başlatılan Yeşil Ekonomiye Geçiş Projesi, Türkiye'nin ihracat sektörleri için kritik bir dönüm noktası. Hazır giyim, tekstil, kimya ve lojistik sektörlerinde karbon ve su ayak izlerini azaltmayı hedefleyen proje, 'ikiz dönüşüm' vizyonuyla küresel rekabette sürdürülebilir bir avantaj sağlamayı amaçlıyor. Bu yatırım, Türk firmalarının yeşil ekonomiye adaptasyonunu hızlandırarak ihracat potansiyelini güçlendirecek.
Esra Çelik
•