Yapay Zeka ve Dijitalleşme: Türkiye Ekonomisinin Yeni Büyüme Kaldıraçları
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Ankara'da yaptığı konuşmada, Türkiye'nin ekonomik dönüşümünde yapay zeka ve dijitalleşmenin kritik rolünü vurguladı. Yılmaz, 21 çeyrektir süren kesintisiz büyüme, sanayi üretimindeki artış ve 19.9 milyar dolara ulaşan Ar-Ge harcamaları gibi verilerle desteklediği konuşmasında, yapay zekayı "Türkiye Yüzyılı'nın ana kaldıraçlarından biri" olarak konumlandırdı. Bu stratejik vizyon, küresel rekabette ülkenin konumunu güçlendirmeyi hedefliyor ve kamu-özel sektör iş birliğinin önemini ortaya koyuyor.
Mustafa Koç
•
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Ankara Ticaret Odası (ATO) tarafından ATO Congresium’da düzenlenen ATONET Akıllı Asistan Dünya Birinciliği Lansman Programı'nda konuştu.
Yılmaz, konuşmasında ATO'nun köklü geçmişini yenilikçi bir vizyonla birleştirerek güçlü ve kararlı bir dönüşüm iradesini hayata geçirdiğini belirtti. Ticaretin dönüşen yapısına ve küresel rekabetin değişen kurallarına odaklanan bu yaklaşımın, ATO'yu geleceği öngören, stratejik bakış açısıyla hareket eden ve güçlü bir kurumsal aklın temsilcisi konumuna taşıdığını söyledi.
ATONET Akıllı Asistan Projesi'nin dünya birinciliğiyle ödüllendirilmesinin, bu dönüşüm iradesinin uluslararası düzeyde teyit edilmiş somut bir göstergesi olduğuna dikkat çeken Yılmaz, dijitalleşmeyi ticaret hayatının merkezine alan bu başarının Türkiye'nin dijital rekabet gücüne önemli bir katkı sunduğunu ifade etti.
Dijitalleşme ve yapay zekanın, ekonomik büyüklükleri, rekabet gücünü ve devletlerin hareket alanını yeniden şekillendiren temel unsurlar haline geldiğini vurgulayan Yılmaz, şöyle konuştu:
"Üretimden ticarete, kamu yönetiminden küresel değer zincirlerine kadar uzanan bu dönüşüm, ülkelerin bugünkü performansının yanı sıra gelecekte hangi ligde yer alacağını da belirlemektedir. Türkiye, bu dönüşümü doğru okuyan, dijitalleşme ile yapay zekayı kalkınma stratejisinin merkezine yerleştiren bütüncül bir yaklaşımı kararlılıkla hayata geçirmektedir. Küresel ekonomide korumacılık duvarlarının yükseldiği, tarife savaşlarının rotaları değiştirdiği bir dönemde Türkiye, üretim kabiliyetini teknolojiyle derinleştiren ve verimlilikle güçlenen bir kalkınma anlayışıyla yoluna devam etmektedir."
Yılmaz, verimlilik ve ihracat odaklı politikalar sayesinde Türkiye'nin 21 çeyrektir kesintisiz büyüme kaydettiğini ve küresel belirsizliklerin arttığı bir ortamda ekonomik dayanıklılığını açık biçimde ortaya koyduğunu söyledi.
Pandemi öncesi döneme kıyasla sanayi üretiminin yüzde 30,6 oranında arttığını belirten Yılmaz, Almanya ve İtalya gibi sanayi ülkelerinde gerileme yaşandığı bir süreçte Türkiye'nin Avrupa'nın önde gelen üretim merkezlerinden biri haline geldiğini ifade etti. Yılmaz, bugün imalat sanayi katma değerinde Türkiye'nin dünya sıralamasında 14. sırada yer aldığını ve bu tablonun sanayiyi dijitalleşmeyle buluşturan, üretimi teknolojiyle ölçeklendiren bir stratejinin sonucu olduğunu dile getirdi.
Ekonomik performansın Ar-Ge ve inovasyona ayrılan kaynaklarla kalıcı hale getirildiğini vurgulayan Yılmaz, 2002 yılında 1 milyar doların altında olan Ar-Ge harcamalarının, 2024 itibarıyla 19,9 milyar dolara yükseldiğini ve milli gelirin yüzde 1,5'ine ulaştığını söyledi. Aynı dönemde Ar-Ge personeli sayısında önemli artışlar yaşandığını, teknoparkların geliştiğini ve teknoloji ihracatında kayda değer ilerlemeler sağlandığını belirten Yılmaz, Ankara'nın bu süreçte öncü illerden biri olduğunun altını çizdi.
Yılmaz, dijital temellerin ve kamu yönetiminde oluşturulan entegre dijital altyapıların bu başarıda önemli rol oynadığını ifade ederek, e-Devlet sisteminin bugün 68 milyon kullanıcıya ve 9 bin hizmete ulaştığını, nüfusun yüzde 95'ine erişim sağladığını ve yüksek memnuniyet düzeyine sahip olduğunu belirtti. OECD, Avrupa Komisyonu ve Birleşmiş Milletler tarafından yapılan değerlendirmelerde Türkiye'nin önde gelen ülkeler arasında yer aldığını hatırlatan Yılmaz, "Türkiye, e-Devlet ve dijital konularda önemli bir ihracatçı ülke olma konumundadır" dedi.
Bu dijital altyapının, Milli Teknoloji Hamlesi vizyonu doğrultusunda yapay zeka odaklı bir dönüşüme yöneldiğini kaydeden Yılmaz, yapay zekayı Türkiye Yüzyılı'nın ana kaldıraçlarından biri haline getirilmesinin nihai hedef olduğunu vurguladı. Yapay zekanın kamuda ve özel sektörde etik ve doğru regülasyonlarla daha yaygın şekilde kullanılması gerektiğini ifade etti.
Yılmaz, elektronik ticaretin Türkiye'de de hızla büyüdüğünü belirterek, 2019'da 136 milyar lira olan e-ticaret hacminin 2024'te 3 trilyon liraya ulaştığını ve yaklaşık 5-6 yıllık süreçte 21 katlık artış yaşandığını söyledi.
Önümüzdeki dönemde dijital dönüşümün hızlanacağını ve yapay zekanın hayatın her alanında daha etkili hale geleceğini belirten Yılmaz, kamu, özel sektör ve meslek kuruluşlarının iş birliği içinde bu sürece hazırlanmasının önemine işaret etti. Türkiye'nin teknoloji ve dijitalleşme vizyonunda ATO'nun en stratejik paydaşlardan biri olduğunu dile getiren Yılmaz, ATONET Akıllı Asistan Projesi'nin bu dönüşüm anlayışının yapay zeka alanındaki doğal devamı olarak hayata geçirildiğini söyledi. Projenin 2025 Dünya Odalar Yarışması'nda elde ettiği başarının gurur verici olduğunu ifade eden Yılmaz, üyelerin sorularına 7 gün 24 saat yanıt veren ve ticaret süreçlerini hızlandıran bu sistemin operasyonel verimliliği üst seviyeye taşıyan örnek bir çalışma olduğunu kaydetti.
