Ayşe Arkan
Ben üretime doğdum. Fabrikanın içine ilk ne zaman girdiğimi hatırlamıyorum ama o ritmi hep duydum. O sesler bana korkutucu değil, güven verici gelirdi. Çünkü orada düzen vardı, emek vardı, birlikte yapılan bir şeyin huzuru vardı. Bir metal parçasının elden ele geçip bir ürüne dönüşmesi, bana her zaman büyüleyici geldi. Belki de o yüzden üretim benim için hep sadece bir iş değil, yaşama biçimi oldu. Bugün dünyada ne iş yaparsanız yapın, üretim kültürüne dokunmadan ilerlemek imkânsız. Bir yazılım geliştirirken de, bir ürün tasarlarken de, bir fikri büyütürken de aslında üretim yapıyorsunuz. Üretmek; düşünmek, dönüştürmek, değer yaratmak demek. Ve bence bu, bütün mesleklerin ortak dili. Yeni nesil bu dili çok iyi hissediyor. Sorguluyorlar, deniyorlar, risk alıyorlar.