Türkiye, Karadeniz'deki Saldırılara Karşı Diplomatik Alarm Verdi: Ticari

Ankara, Karadeniz'deki jeopolitik gerilimin tırmanmasıyla birlikte diplomatik bir hamle yaparak Ukrayna ve Rusya'nın Ankara'daki temsilcilerini Dışişleri Bakanlığı'na çağırdı. Türkiye'nin kendi Münhasır Ekonomik Bölgesi (MEB) içinde Rusya bağlantılı gemilere yönelik gerçekleşen bir dizi saldırı, Ankara'yı harekete geçiren temel neden oldu. Bu durum, sadece bölgesel güvenlik açısından değil, aynı zamanda küresel ticaret yolları ve enerji tedarik zincirleri üzerinde de ciddi ekonomik riskler yaratıyor.Dışişleri Bakan Yardımcısı Berris Ekinci, Perşembe günü yaptığı açıklamada, son haftalarda Rusya-Ukrayna savaşında karşılıklı saldırılarla çok ciddi bir tırmanmaya tanık olunduğunu ve bu saldırıların Türkiye'nin MEB'i içinde de meydana geldiğini belirtti. Ekinci, bu gelişmeler üzerine her iki ülkenin diplomatik temsilcilerinin çağrıldığını vurgulayarak şunları kaydetti:“Dün ve bugün Rusya'nın maslahatgüzarını ve Ukrayna Büyükelçisini çağırarak kaygılarımızı kendilerine ilettik.”Karadeniz'de Yükselen Tansiyon ve Türkiye'nin Kritik RolüKaradeniz, Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile Türkiye'ye stratejik bir konum kazandıran ve küresel gıda ile enerji ticaretinde hayati bir damar niteliğindedir. Türkiye'nin MEB'inde yaşanan bu tür saldırılar, doğrudan Ankara'nın egemenlik haklarına ve bölgesel güvenliğe yönelik bir tehdit olarak algılanmaktadır. Uzun süredir Rusya-Ukrayna savaşında denge politikası izleyen Türkiye, bu diplomatik adımla kendi çıkarlarını koruma konusundaki kararlılığını net bir şekilde ortaya koymuştur.Ekonomik Yansımalar: Ticaret Yolları ve Tedarik Zincirleri Risk AltındaKaradeniz'deki çatışmaların Türkiye'nin MEB'ine sıçraması, bölgedeki deniz ticaretinin güvenliğini derinden sarsıyor. Bu durumun potansiyel ekonomik etkileri şunları içermektedir:Nakliye Maliyetlerinde Artış: Artan riskler, sigorta primlerini ve dolayısıyla nakliye maliyetlerini yükseltmektedir. Bu durum, özellikle tahıl ve enerji gibi kritik emtiaların taşınmasını pahalı hale getirebilir.Tedarik Zinciri Kesintileri: Karadeniz üzerinden yapılan ticaretin aksaması, küresel gıda ve enerji tedarik zincirlerinde yeni kırılmalara yol açabilir. Türkiye, hem bir geçiş ülkesi hem de önemli bir tarım üreticisi olarak bu durumdan doğrudan etkilenecektir.Bölgesel Ticaretin Daralması: Güvenlik endişeleri, bölge ülkeleri arasındaki ticari faaliyetleri olumsuz etkileyebilir ve ekonomik durgunluğa neden olabilir.Ankara'nın bu net duruşu, Karadeniz'deki ticari rotaların güvenliğinin sağlanması ve olası bir krizin önüne geçilmesi adına kritik önem taşımaktadır. Türkiye, hem Ukrayna hem de Rusya ile olan ilişkilerini sürdürürken, kendi ulusal ve ekonomik çıkarlarını koruma konusundaki hassasiyetini bir kez daha vurgulamıştır. Bu diplomatik girişim, bölgedeki gerilimi düşürme ve uluslararası hukuka uygun hareket etme çağrısı olarak da yorumlanabilir.