SPK Başkanı İbrahim Ömer Gönül Türkiye Barolar Birliği, Sermaye Piyasası Kurulu ile Türkiye Barolar Birliği arasında imzalanan protokol töreninde konuştu.
Gönül şu değerlendirmeleri yaptı; "Sermaye piyasalarında hukukun ve avukatlık mesleğinin rolü ayrıdır. Avukatlar, bu yönüyle bakıldığında sermaye piyasalarında kritik ve çok önemli bir yere sahiptir. Halka arz süreçlerinden şirket birleşmelerine, şirketlerin yatırım kararlarından yatırımcı uyuşmazlıkları ve kurumsal yönetim uygulamalarına kadar pek çok alanda, hukukçuların katkısı piyasalar açısından önemlidir.
Yatırımcı haklarının korunması, sözleşme güvenliğinin sağlanması ve piyasa disiplininin tesisi, büyük ölçüde bu mesleğin bilgi birikimi ve sorumluluk anlayışıyla mümkün olmaktadır.
Bugün sermaye piyasaları, geçmişe kıyasla çok daha hızlı ve karmaşık bir yapıya sahiptir. Dijitalleşme, yeni finansal ürünler, farklı yatırım araçları ve sınır aşan işlemler, hukuki değerlendirmeleri de kaçınılmaz olarak derinleştirmektedir.
Böyle bir ortamda, avukatların yalnızca mevzuata hâkim olması yeterli değildir. Finansal kavramları anlayan, piyasa işleyişini bilen ve yatırım risklerini doğru okuyabilen bir hukuk yaklaşımı, her zamankinden daha fazla önem taşımaktadır.
Bu noktada finansal okuryazarlık, avukatlar için ilave bir bilgi alanı değil; mesleki pratiğin doğal bir parçası hâline gelmiştir. Avukatların finansal okuryazarlık düzeyinin yükselmesi; müvekkillerin daha doğru yönlendirilmesini, uyuşmazlıkların henüz doğmadan önlenmesini ve yatırımcı haklarının daha etkin şekilde korunmasını beraberinde getirmektedir.
Aynı zamanda bu durum, piyasa bozucu eylemlerle mücadelede de güçlü bir hukuki zemin oluşturmaktadır.
Sermaye Piyasası Kurulu olarak bizler, finansal okuryazarlığı yalnızca bireysel bir kazanım olarak görmüyoruz. Finansal okuryazarlık; güçlü bir yatırımcı profili, derinleşen piyasalar ve sürdürülebilir bir finansal yapı için vazgeçilmez bir unsurdur.
Bu anlayışla, son yıllarda toplumun farklı kesimlerine yönelik çok sayıda finansal okuryazarlık eğitimi, bilgilendirme ve farkındalık çalışmasını hayata geçirdik. Yatırımcıların hak ve yükümlülüklerine ilişkin içerikler ürettik, farklı meslek gruplarına yönelik özel programlar geliştirdik. Piyasa güvenliğini zedeleyen eylemlerle mücadele ederken, yatırımcı bilincini artırmayı da en az düzenleme ve denetim faaliyetleri kadar önemli gördük.
Çünkü biliyoruz ki; bilinçli yatırımcı, güçlü piyasanın temelidir. Son bir yılda yaptığımız finansal okuryazarlık çalışmalarının ulusal ve uluslararası alanlarda pek çok çıktısı oldu. Bildiğiniz üzere bundan böyle Cumhurbaşkanlığı Genelgesiyle 22 Mayıs her yıl “Finansal Okuryazarlık Günü” olarak kutlanacak.
OECD Uluslararası Finansal Eğitim Ağı tarafından koordine edilen “Küresel Para Haftası”, her yıl mart ayının üçüncü haftası 170’ten fazla ülkede gerçekleştirilen faaliyetle kutlanıyor. Küresel Para Haftası’nın ulusal koordinasyon görevi Kurulumuza verildi. Ülkemiz adına bu görevi biz icra edeceğiz.
Bugün Türkiye Barolar Birliği ile imzaladığımız bu protokol de tam olarak bu anlayışın bir ürünüdür. Bu iş birliğiyle, avukatlarımızın sermaye piyasalarına ilişkin bilgi birikimini güçlendirmeyi, ortak eğitim ve farkındalık çalışmalarını artırmayı ve hukuk ile finans arasında daha sağlam bir etkileşim alanı oluşturmayı hedefliyoruz.
Avukatlarımızın finansal okuryazarlık alanındaki donanımının artması, yalnızca mesleki bir kazanım değil; ülkemizin sermaye piyasalarının geleceğine yapılmış önemli bir yatırımdır.
Bu anlamlı iş birliğinin hayata geçirilmesinde emeği geçen Türkiye Barolar Birliği Başkanımıza, barolarımıza ve tüm hukuk camiamıza teşekkür ediyorum.
İnanıyorum ki bugün attığımız bu adım, uzun vadede güçlü sonuçlar doğuracak; hukuk ve finansın birlikte ürettiği değeri daha da görünür kılacaktır."
