S&P'nin Türk şirketlerinin kredi görünümünü değerlendirdiği son raporda, kurumun derecelendirdiği 15 Türk şirketi arasında sadece bir şirketin negatif görünüme sahip olduğu vurgulandı.
Bu durum, 2025 yılında daha yüksek reytingli dört şirketin olumsuz reyting aksiyonlarıyla karşı karşıya kaldığı bir dönemin ardından toparlanmaya işaret ediyor.
Raporda, yüksek faiz oranlarının Türk şirketleri için en önemli kredi faktörü olmaya devam ettiği ifade edilirken, borcun FAVÖK'e (EBITDA) oranını temsil eden medyan kaldıraç oranının 2,6 seviyesinde sağlıklı kaldığı aktarıldı.
S&P Global Ratings, manşet politika faizinde öngörülen düşüşe dayanarak, şirketlerin faiz karşılama ve serbest nakit akışı eğilimlerinde iyileşme beklediklerini açıkladı.
Derecelendirilmiş Türk şirketleri için zayıf talep ve artan maliyetlerin, küresel ticaret faktörlerinden daha önemli riskler oluşturduğu belirtiliyor.
Küresel faktörlerin ise öncelikli olarak çelik ve tekstil gibi ihracat sektörlerini etkilediği kaydedildi. Ayrıca, Türk lirasının ABD doları karşısında reel değer kazancının ihracatçıların pozisyonunu zorlayabileceği, ancak bu durumun geçici olabileceğinin düşünüldüğü ifade edildi.
Raporda şirketlerin borçlanma vadelerine de değinildi. Yeniden finansman ihtiyaçlarında zirve noktasının 2028 yılına kadar beklenmediği belirtilirken, bu tarihte vadesi gelecek olan 2 milyar doların biraz üzerindeki tahvil ödemesinin yönetilebilir olduğu değerlendirildi.





