Küresel enerji piyasalarında tansiyon yüksek. Ham petrol fiyatları, yatırımcıların dikkatini iki ana eksende yoğunlaştırmasıyla belirgin bir düşüş eğilimi sergiliyor: Bu hafta sonu gerçekleşecek olan kritik OPEC+ toplantısı ve ABD liderliğindeki Ukrayna savaşını sona erdirme çabaları. Yaşanan bu çift taraflı baskı, petrol fiyatlarını aşağı yönlü hareket ettirerek piyasalarda yeni bir belirsizlik dönemini işaret ediyor.
Uluslararası gösterge Brent ham petrolün varil fiyatı, Çarşamba günkü %1'lik yükselişini geri vererek 62 dolar seviyelerine gerilerken, ABD Batı Teksas Petrolü (WTI) de 58 dolar civarında işlem görüyor. Bu düşüş, Kasım ayının üst üste dördüncü aylık kayıp serisini getirmesiyle, 2023'ten bu yana en uzun süreli düşüş trendini oluşturuyor. Bu durum, küresel arzın talebin üzerinde seyrettiği ve jeopolitik risk primlerinin yeniden değerlendirildiği bir döneme işaret ediyor.
Jeopolitik Belirsizlikler ve Diplomasi Rüzgarları ABD Başkanlık Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un önümüzdeki hafta Rusya'da gerçekleştireceği görüşmeler, piyasaların ana gündem maddelerinden birini oluşturuyor. Yatırımcılar, Ukrayna'daki çatışmayı sona erdirecek olası bir anlaşmanın, küresel ham petrol akışları üzerindeki potansiyel etkilerini dikkatle tartıyor. Bir barış anlaşması, enerji arz güvenliğine ilişkin endişeleri azaltarak, piyasalardaki risk primini düşürebilir ve bu da fiyatlar üzerinde ek bir baskı yaratabilir. Ancak, diplomatik süreçlerin karmaşıklığı ve belirsizliği, piyasaların temkinli duruşunu korumasına neden oluyor.
OPEC+'nın Zorlu Dengesi Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve müttefiklerinden oluşan OPEC+ grubu, 30 Kasım'da kritik bir toplantı için bir araya gelecek. Grubun sekiz üyesi, bu ayın başlarında, 2025 boyunca hızlı bir arz artışının ardından, gelecek yılın ilk çeyreğinde ilave üretim artışlarını durdurma kararı almıştı. Bu karar, küresel piyasalardaki arz fazlası beklentilerini dengelemeye yönelik bir adım olarak yorumlanıyor. Ancak, mevcut fiyat düşüşleri ve küresel talep görünümündeki belirsizlikler, grubun üretim politikalarını daha da sıkılaştırma yönünde baskı yaratabilir. OPEC+'nın arz kısıtlamalarına devam etme veya artırma kararı, önümüzdeki dönemde petrol fiyatlarının seyrini belirleyecek en önemli faktörlerden biri olacak.
Küresel Ekonomik Görünüm ve Petrol Talebi Ham petrol fiyatlarındaki düşüşün temel nedenlerinden biri de, küresel ekonomideki yavaşlama beklentileri ve buna bağlı olarak petrol talebindeki potansiyel daralma endişeleridir. Özellikle büyük ekonomilerdeki enflasyonla mücadele ve faiz artırımlarının ekonomik aktivite üzerindeki etkileri, enerji tüketimini olumsuz etkileyebilir. Bu durum, arz fazlası beklentilerini güçlendirerek fiyatlar üzerinde sürekli bir baskı oluşturuyor.
Arz Fazlası: Küresel petrol arzının, özellikle OPEC dışı üreticilerden gelen artışlarla, talebi aşması.
Diplomatik Gelişmeler: Ukrayna savaşında olası bir barış anlaşmasının jeopolitik risk primini düşürme potansiyeli.
OPEC+ Kararları: Grubun 30 Kasım'daki toplantısında alacağı üretim politikası kararlarının piyasa üzerindeki doğrudan etkisi.
Küresel Talep Görünümü: Dünya ekonomisindeki yavaşlama ve resesyon endişelerinin petrol talebini baskılaması.
Türkiye ekonomisi açısından bakıldığında, petrol fiyatlarındaki düşüş, enerji ithalat faturasını hafifleterek cari açığın azaltılmasına olumlu katkı sağlayabilir. Ancak, küresel ekonomik yavaşlamanın Türkiye'nin ihracat performansını etkileyebileceği riski de göz ardı edilmemelidir. Piyasalar, önümüzdeki günlerde hem diplomatik cepheden gelecek haberleri hem de OPEC+'nın alacağı kararları büyük bir dikkatle takip edecek.





