Merkez Bankası Analizi: Kredi Kartı Limitleri ve Hanehalkı Borçluluğu
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) son analizi, kredi kartı limitleri ile hanehalkı borçluluğu arasındaki karmaşık ilişkiyi gözler önüne serdi. Çalışma, gelirine kıyasla yüksek kredi kartı limitine sahip bireylerin limit doluluk oranlarının düşük olmasına rağmen, bakiye/gelir oranlarının daha yüksek olduğunu ortaya koydu. Bu paradoksal durum, finansal davranışlar ve potansiyel riskler hakkında önemli ipuçları sunarken, politika yapıcılar için yeni değerlendirme alanları açıyor.
Selin Öztürk
•
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) "Ekonomi Notları" çalışmasında, bireysel kredi kartı (BKK) limiti ile gelir arasındaki güçlü ilişki dikkate alındığında, gelirine kıyasla aşırı kredi kartı limitine sahip bireylerin limit doluluk oranının diğer bireylere göre daha düşük olduğu tespit edildi. Buna karşılık, bu bireylerin bakiye/gelir oranının diğer bireylere kıyasla daha yüksek olduğu ifade edildi.
TCMB'nin internet sitesinde yer alan "Ekonomi Notları" bölümünde, "Kredi Kartı Kullanım Eğilimleri: Gelir Düzeyi ve Limitlerin Rolü" başlıklı bir çalışma yayımlandı.
Çalışmada, Türkiye'de kredi kartlarının hem ödeme hem de finansman aracı olarak tüm gelir gruplarında yaygın biçimde kullanıldığı belirtilirken, bireysel kredi kartı kullanım eğiliminin bireylerin gelir düzeyleri ve kredi kartı limitleriyle olan ilişkisinin incelendiği kaydedildi.
Araştırmada, kişi bazında bireysel kredi kartı bakiyesi, brüt gelir ve kredi kartı limiti bilgilerini içeren kapsamlı mikro veri setlerinin kullanıldığı aktarıldı. Bu kapsamda, söz konusu değişkenler arasındaki dağılımların çeşitli göstergeler aracılığıyla ortaya konulduğu ve bireysel kredi kartı bakiyeleri ile gelir ve limit göstergeleri arasındaki esnekliğin test edildiği ifade edildi.
Yaklaşık 7 milyon yatay kesit örneklem verisiyle yapılan analizlerden elde edilen sonuçların, gelir ve limit ile bireysel kredi kartı bakiyesi arasında pozitif bir esneklik ilişkisine işaret ettiği belirtildi. Bulgulara göre, yüksek gelir grubundaki bireylerin bireysel kredi kartı bakiyelerinin beklentilerle uyumlu şekilde daha yüksek olduğu ifade edildi. Ayrıca, limit/gelir oranı daha yüksek olan bireylerin ortalama olarak daha yüksek kredi kartı borçluluğuna sahip olduğu kaydedildi.
Çalışmada, kredi kartı limiti artışı yüksek olan bireylerde gelir ile bireysel kredi kartı bakiyesi arasındaki esneklik ilişkisinin daha güçlü olduğu belirtildi. Alternatif gelir ve limit göstergeleriyle elde edilen sonuçların da temel bulguları desteklediği ifade edilerek, "Limit ile gelir arasındaki güçlü korelasyon kontrol edildiğinde, gelirine göre aşırı limite sahip bireylerin limit doluluk oranının diğer bireylere kıyasla daha düşük olduğu saptanmıştır. Öte yandan, aşırı limite sahip bireylerin bakiye/gelir oranı diğer bireylere kıyasla daha yüksektir" ifadelerine yer verildi.
Çalışmada elde edilen tüm bulguların, kredi kartı limit seviyelerinin bireysel kredi kartı bakiyesi üzerinde önemli bir etken olduğunu ortaya koyduğu belirtildi. Değerlendirme bölümünde ise şu ifadelere yer verildi:
"Son olarak, gelir veya limit artışları ile bireylerin geçmiş finansal davranışları arasındaki olası ilişki, bu göstergelerin bakiye üzerindeki etkisinin nedensel olarak yorumlanmasını güçleştirebilmektedir. Bu nedenle, çalışmada elde edilen ilişkilerin korelasyonlar içerdiğini, nedensel bir etkiyi ima etmediğini not etmek gerekmektedir. Gelecek çalışmaların, gelir ve limit göstergeleri ile kredi kartı kullanım davranışları arasındaki ilişkinin nedenselliğini ortaya koyacak yöntemlere odaklanması ve arz-talep koşullarını ayrıştırması, politika yapıcıların borçlanma dinamiklerini daha etkin değerlendirebilmeleri açısından önemli olacaktır."