Köprü ve Otoyol Geçiş Ücretlerine Yüzde 25'i Aşan Zam: Ekonomiye Etkileri
Karayolları Genel Müdürlüğü'nün (KGM) duyurduğu yeni köprü ve otoyol geçiş ücretleri, 1 Ocak 2026'dan itibaren yürürlüğe girecek. Ortalama yüzde 25'i aşan zamlar, ulaştırma maliyetlerini doğrudan etkileyerek enflasyonist baskıyı artırma potansiyeli taşıyor. Özellikle Yap-İşlet-Devret (YİD) modeliyle işletilen projelerdeki artışlar, döviz kuru ve işletme giderlerindeki yükselişin bir yansıması olarak değerlendiriliyor. Bu durum, hem bireysel tüketiciler hem de lojistik sektörü için önemli maliyet artışlarına işaret ediyor.
Fatma Demir
•
Türkiye ekonomisi, yeni yıl öncesinde önemli bir maliyet artışı haberiyle karşı karşıya kaldı. Karayolları Genel Müdürlüğü (KGM) tarafından yapılan açıklamayla, ülke genelindeki köprü ve otoyol geçiş ücretlerine 1 Ocak 2026 Perşembe günü saat 00.00'dan itibaren geçerli olmak üzere kayda değer zamlar yapıldığı duyuruldu. Bu düzenleme, hem KGM'nin işlettiği hem de Yap-İşlet-Devret (YİD) modeli kapsamında özel şirketlerce işletilen güzergahları kapsıyor. Ortalama yüzde 25'i aşan oranlardaki bu artışlar, ulaştırma ve lojistik sektöründen nihai tüketiciye kadar geniş bir yelpazede maliyet baskısı yaratma potansiyeli taşıyor.
Yüzde 25'i Aşan Zamlar ve Enflasyon Dinamikleri
Yeni tarifeye göre, ülkenin kritik ulaşım arterlerindeki geçiş ücretleri önemli ölçüde yükseltildi:
15 Temmuz Şehitler Köprüsü ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nde tek yön otomobil geçiş ücreti 47 TL'den 59 TL'ye yükseldi. Bu, yaklaşık yüzde 25,5'lik bir artışa tekabül ediyor.
Osmangazi Köprüsü'nde otomobil geçiş ücreti 795 TL'den 995 TL'ye çıkarılarak yüzde 25,1'lik bir zam yapıldı.
Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nde ise ücret 80 TL'den 95 TL'ye yükseldi, bu da yüzde 18,75'lik bir artış anlamına geliyor.
1915 Çanakkale Köprüsü'nde de Osmangazi Köprüsü'ne benzer şekilde 795 TL'den 995 TL'ye (yüzde 25,1) zam uygulandı.
Ankara–Niğde Otoyolu geçiş ücreti ise 590 TL'den 740 TL'ye çıkarılarak yüzde 25,4'lük bir artış kaydedildi.
Bu zam oranları, özellikle 2026 yılı enflasyon hedefleri ve genel fiyat istikrarı açısından yakından takip edilmesi gereken bir gelişme. Ulaştırma maliyetlerindeki bu artışların, üretici fiyat endeksi (ÜFE) ve dolayısıyla tüketici fiyat endeksi (TÜFE) üzerinde yukarı yönlü bir baskı oluşturması bekleniyor. Özellikle büyük şehirler arasındaki ticari taşımacılık ve lojistik operasyonları için kritik olan bu güzergahlar, nihai ürün fiyatlarına yansıyacak maliyet artışlarını beraberinde getirecektir.
YİD Modeli ve Maliyet Baskısı
Zamların önemli bir kısmının Yap-İşlet-Devret (YİD) modeliyle inşa edilen ve işletilen projelerde yoğunlaşması dikkat çekiyor. YİD projelerinde, genellikle döviz bazında garanti edilen geçiş ücretleri veya gelirler bulunmaktadır. Bu durum, Türk Lirası'nın döviz karşısındaki değer kaybı ve yüksek enflasyon ortamında işletme maliyetlerinin artmasıyla birlikte, kamuya veya kullanıcılara yansıyan maliyetlerin yükselmesine neden olabilmektedir. Uzmanlar, bu zamların, YİD projelerinin sürdürülebilirliğini sağlamak ve işletmeci şirketlerin maliyetlerini karşılamak adına kaçınılmaz hale geldiğini belirtiyor. Ancak bu durum, kamu maliyesi üzerindeki potansiyel yükü de dolaylı yoldan artırabilir.
Tüketici ve Ticaret Üzerindeki Etkiler
Köprü ve otoyol geçiş ücretlerindeki artışlar, doğrudan ve dolaylı olmak üzere iki ana koldan ekonomiyi etkileyecektir. Doğrudan etki, bireysel araç sahiplerinin ve toplu taşıma kullanan vatandaşların bütçelerinde hissedilecek. Özellikle sık seyahat edenler veya işi gereği bu güzergahları kullananlar için yıllık maliyetler ciddi oranda artacak.
Dolaylı etki ise çok daha geniş bir alanı kapsıyor. Türkiye'nin lojistik ve tedarik zincirleri büyük ölçüde karayolu taşımacılığına bağımlı. Bu zamlar, ürünlerin üretim tesislerinden depolara ve oradan da raflara ulaşım maliyetlerini artıracak. Bu durum, gıda, sanayi ürünleri ve diğer temel tüketim mallarının fiyatlarına yansıyarak genel enflasyonist baskıyı güçlendirecek ve hane halkının alım gücünü daha da zorlayacaktır. Özellikle e-ticaretin yaygınlaştığı günümüzde, kargo ve dağıtım maliyetleri de bu artışlardan etkilenecek, bu da online alışveriş fiyatlarına yansıyabilir.
Ulaşım Politikaları ve Alternatif Çözümler
"Ulaştırma altyapısının geliştirilmesi ve sürdürülebilirliği, ekonomik büyüme için elzemdir. Ancak maliyetlerin yönetilebilir olması ve vatandaşın üzerindeki yükün dengelenmesi, makroekonomik istikrar için kritik öneme sahiptir."
Bu zamlar, Türkiye'nin ulaşım altyapısı finansmanı ve maliyet yönetimi politikalarını bir kez daha gündeme getiriyor. YİD modeliyle yapılan yatırımların uzun vadeli maliyet analizleri ve alternatif finansman modelleri, gelecekte benzer zam baskılarını hafifletmek adına önem taşıyor. Kamuoyunun erişimine açılan yeni geçiş ücret tarifeleri detayları, KGM'nin internet sitesi üzerinden incelenebilirken, ekonomistler ve sektör temsilcileri, bu artışların 2026 yılı ekonomik görünümü üzerindeki etkilerini yakından izlemeye devam edecek.