İlaçta Euro Kuru Artışı: Tedarik Zinciri ve Kamu Maliyesi Dengesi

Türkiye'de beşeri tıbbi ürünlerin fiyatlandırılmasında kritik bir rol oynayan euro kuru, 2026 yılı için önemli bir revizyona tabi tutuldu. Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanı kararı ile ilaç fiyatlarına esas teşkil eden euro kuru, mevcut 21.6721 TL seviyesinden yüzde 17'lik bir artışla 25.3346 TL'ye yükseltildi. Bu artış, ilaç sektörünün uzun süredir beklediği bir düzenleme olarak öne çıkarken, kamu maliyesi ve vatandaşların sağlık harcamaları üzerindeki etkileriyle de yakından takip edilecek.Neden Bir Euro Kuru Güncellemesi?Bu kararın temelinde, Türkiye ekonomisinde devam eden yüksek enflasyonist ortam ve Türk Lirası'nın döviz kurları karşısındaki değer kaybı yatıyor. İlaç sektöründe, özellikle ithal ürünlerde ve yerli üretimde kullanılan hammadde maliyetlerinde döviz kuruna bağımlılık oldukça yüksek. Mevcut kurun piyasa gerçeklerinin gerisinde kalması, ilaç firmalarının karlılıklarını baskılamakta, yeni ürünlerin Türkiye pazarına girişini yavaşlatmakta ve hatta bazı ilaçların tedarikinde aksaklıklara yol açabilmekteydi. Hükümetin bu adımı, ilaç tedarik zincirindeki olası aksaklıkları önlemek ve vatandaşların ilaca erişimini güvence altına almak adına atılmış stratejik bir hamle olarak yorumlanıyor.Sektöre Etkileri: Tedarik Güvencesi ve Maliyet Artışıİlaç Tedarikinde Süreklilik: Güncellenen euro kuru, ilaç firmalarının maliyetlerini daha iyi yönetmelerine olanak tanıyarak, piyasada bulunamayan ilaç sayısını azaltma potansiyeli taşıyor. Bu durum, özellikle kronik hastalığı olan veya hayati ilaçlara bağımlı hastalar için büyük önem arz ediyor.Sektör Karlılığı ve Yatırımlar: Euro kurundaki artış, ilaç üreticileri ve ithalatçıları için satış gelirlerini ve dolayısıyla karlılıklarını artırabilir. Bu durum, sektördeki Ar-Ge yatırımlarını ve Türkiye'deki üretim kapasitesini teşvik edebilir.Barem Değerlerinin Rolü: Karar kapsamında barem değerleri de güncellendi. Fiyat korumalı ürünlerde barem değeri 87.34 TL'ye, diğer ürünlerde ise 45.64 TL'ye çıkarıldı. Bu baremler, ilaç fiyatlarının belirli bir seviyenin üzerine çıkmasını engelleyerek, hem firmaların maliyetlerini karşılama hem de kamu harcamalarını kontrol altında tutma arasında bir denge mekanizması sunuyor.Kamu Maliyesi ve Tüketiciye YansımasıEuro kurundaki bu artışın en önemli yansımalarından biri, kamu sağlık harcamaları üzerinde olacak. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), ilaç giderlerinin önemli bir kısmını karşıladığı için, euro kurundaki artış doğrudan SGK'nın bütçesine ek yük getirecektir. Bu durum, bütçe açıkları ve mali disiplin hedefleri açısından yeni zorluklar yaratabilir.Vatandaşlar açısından ise, ilaç fiyatlarında genel bir artış beklenebilir. Reçeteli ilaçlarda hasta katılım payları veya reçetesiz satılan ürünlerde doğrudan fiyat artışları söz konusu olabilir. Bu durum, özellikle dar gelirli kesimler için sağlık hizmetlerine erişimde ek bir maliyet unsuru oluşturabilir.“Bu düzenleme, Türkiye'nin ilaç politikalarında bir dönüm noktası olabilir. Bir yandan ilaç erişimini garanti altına alırken, diğer yandan kamu maliyesi üzerindeki yükü hafifletmek için yeni finansman modelleri ve yerli ilaç üretimine yönelik daha güçlü teşvikler gündeme gelmeli.” - Dunyaekonomi.com Ekonomi EditörleriSonuç olarak, ilaç fiyatlandırmasında yapılan bu euro kuru güncellemesi, piyasa gerçekleriyle uyum sağlama ve ilaç tedarikini güvence altına alma çabasının bir ürünüdür. Ancak bu adımın, kamu bütçesi ve vatandaşların sağlık harcamaları üzerindeki etkileri dikkatle izlenmeli ve uzun vadeli sürdürülebilir çözümler için kapsamlı politikalar geliştirilmelidir.