Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi'nin (BETAM) son raporu, hanehalkı enflasyon beklentilerinin 2025 Aralık ayı için 5,8 puan azalarak yüzde 51,9'a gerilediğini ortaya koydu. Bu düşüş, ekonomik istikrar programlarının tüketiciler üzerindeki etkisini ve dezenflasyon sürecine olan inancın güçlendiğini gösteriyor. Ancak demografik gruplar arasındaki farklılıklar, beklentilerin homojen olmadığını ve politika yapıcılar için detaylı analiz gerektirdiğini işaret ediyor.
Selin Öztürk
•
Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi, Betam, Dr. Gökhan Şahin Güneş tarafından hazırlanan "Enflasyon Beklentilerinde Düşüş Devam Ediyor" başlıklı Hanehalkı Enflasyon Beklentileri: Aralık 2025 araştırma notunu yayımladı.
Buna göre, 2025 yılı Aralık ayında hane halklarının bir yıl sonrasına ilişkin bir önceki anket dönemine kıyasla 5,8 puan azalarak yüzde 51,9 oldu.
Önümüzdeki bir yıl içinde enflasyon oranının güncel enflasyon oranından yüzde 31,1 düşük olacağını tahmin edenlerin oranı bir önceki aya kıyasla 6,8 puan artarak yüzde 33,3 olarak izlendi. Enflasyon beklentilerinin dağılımına göre katılımcıların en büyük bölümü yüzde 33,1 ile enflasyon oranının yüzde 21-40 arasında olacağını tahmin etti.
2025 yılı Aralık verilerine göre enflasyon beklentisi bir önceki aya kıyasla erkeklerde 7,1 puan, kadınlarda ise 3,9 puan azaldı. 2025 Aralık’ta ortalama enflasyon beklentisi erkeklerde yüzde 49,3, kadınlarda yüzde 55,8 oldu.
Bir önceki ay ile kıyaslandığında enflasyon beklentisi sadece 55-64 yaş grubunda 1,4 puan arttarken diğer gruplarda ise azaldı.
Güncel verilere göre ortalama enflasyon beklentisi 18-24 yaş grubunda yüzde 45,1, 25-34 yaş grubunda yüzde 59,4 35-44 yaş grubunda yüzde 51,3, 45-54 yaş grubunda yüzde 49,6, 55-64 yaş grubunda yüzde 59,4, 65 yaş ve üstü grupta ise yüzde 54,1 olarak kaydedildi.
Bir önceki aya kıyasla ortalama enflasyon beklentileri iş durumuna göre bütün gruplarda azaldı. Güncel verilere göre ortalama enflasyon beklentisi emekli, çalışmıyor grubunda yüzde 55,4, günlük/yevmiyeli çalışan grupta yüzde 52,3, kendi hesabına çalışan veya işveren grubunda yüzde 48,9, maaşlı devlet çalışan grubunda yüzde 45,2, işsiz ama iş aramayanlarda yüzde 53,6, öğrencilerde yüzde 49,2, ücretli özel sektör çalışanlarında yüzde 50,1, işsiz ve iş arıyor grubunda ise yüzde 51,8 oldu.