Türk bankacılık sektörünün önde gelen oyuncularından DenizBank, uluslararası finans piyasalarından dikkat çekici bir başarıyla ayrıldı. Banka, sürdürülebilirlik temalı sendikasyon kredisini 648 milyon dolar olarak yenileyerek, küresel yatırımcıların Türkiye'ye ve bankacılık sektörüne duyduğu güveni bir kez daha gözler önüne serdi. Bu işlem, sadece bir finansal başarıdan öte, Türkiye'nin sürdürülebilir kalkınma hedefleri ve ekonomik direnci açısından da önemli mesajlar taşıyor.Uluslararası Güvenin Bir Yansıması: Talep ve Katılımın AnaliziSöz konusu sendikasyon kredisine gelen 1 milyar doların üzerinde talep ve yenileme oranının yüzde 176'ya ulaşması, uluslararası piyasaların DenizBank'a ve genel olarak Türk bankacılık sektörüne olan inancının güçlü bir göstergesi. Tam 25 ülkeden 52 bankanın katılımıyla sağlanan bu finansman, küresel sermayenin Türkiye'deki sürdürülebilirlik odaklı projelere ve ekonomik potansiyele olan ilgisinin somut bir kanıtıdır. Bu yüksek talep, hem bankanın risk yönetimi ve finansal sağlamlığına duyulan güveni hem de sürdürülebilirlik temalı finansal ürünlerin piyasalardaki cazibesini yansıtmaktadır.DenizBank Genel Müdürü Recep Baştuğ, bu başarının bankanın stratejik önceliklerini yansıttığını belirterek, "Finansal kaynaklarımızı çevresel ve toplumsal fayda oluşturacak alanlara yönlendirmeyi önceliklendiriyoruz. Bu yaklaşımla, son üç yılda ekonomimize 3.7 milyar dolarlık taze kaynak sağladık ve toptan fonlamamızın yüzde 55'i sürdürülebilirlik bağlantılı kredilerden oluştu." ifadeleriyle bankanın bu alandaki kararlılığını vurguladı.Sürdürülebilir Finansmanın Stratejik Önemi ve Kullanım AlanlarıElde edilen 648 milyon dolarlık finansman, DenizBank'ın Sürdürülebilir Finans Çerçevesi ile tam uyumlu olarak, çevresel ve sosyal alanlarda pozitif etki yaratacak projelere aktarılacak. Özellikle;Tarım sektörü: Türkiye ekonomisinin temel taşlarından biri olan tarımın modernizasyonu ve verimliliğinin artırılması.Kadın girişimciler: Ekonomik hayatta kadınların güçlendirilmesi ve kapsayıcı büyümenin desteklenmesi.KOBİ'ler: Ülke ekonomisinin bel kemiği olan küçük ve orta ölçekli işletmelerin büyüme ve gelişim imkanlarının artırılması.Bu alanlara yapılan yatırımlar, sadece bankanın sürdürülebilirlik hedeflerine hizmet etmekle kalmıyor, aynı zamanda Türkiye'nin ekonomik çeşitliliğini ve dayanıklılığını artırma potansiyeli taşıyor.Uzun Vadeli Finansmana Erişim ve Makroekonomik EtkileriKredinin 3 yıla kadar uzanan vade yapısı, Türkiye'nin daha sağlıklı ve uzun vadeli finansmana erişimi açısından da kritik bir örnek teşkil ediyor. Bu işlemle birlikte DenizBank'ın sendikasyon kredilerinin içinde uzun vadeli dilimlerin payının yüzde 63'e ulaşması, bankanın finansal yapısının güçlendiğini ve uzun vadeli planlama kabiliyetini gösteriyor. Uzun vadeli fonlama, şirketlerin yatırım yapma ve büyüme kararlarını daha sağlam temellere oturtmalarına olanak tanırken, ülke ekonomisi için de daha istikrarlı bir büyüme ortamı yaratıyor.DenizBank'ın iklim dostu yatırımları desteklemek üzere yenilikçi finansal araçlar geliştirme taahhüdü, Türkiye'nin yeşil dönüşüm hedeflerine ulaşmasında bankacılık sektörünün oynayacağı kilit rolü de işaret ediyor. Bu tür adımlar, sadece finansal değil, aynı zamanda çevresel ve sosyal sürdürülebilirlik açısından da ülkeye önemli katkılar sağlayacaktır.

Finans
DenizBank'ın Sürdürülebilir Sendikasyon Kredisi: Piyasalara Güven Oyu
DenizBank, uluslararası piyasalardan 648 milyon dolarlık sürdürülebilirlik temalı sendikasyon kredisi temin etti. 1 milyar doları aşan taleple yenilenen bu finansman, bankanın küresel piyasalardaki güçlü konumunu ve Türkiye ekonomisine olan güveni pekiştiriyor. Özellikle tarım, kadın girişimciler ve KOBİ'lere yönelik bu kaynak, sürdürülebilir kalkınma hedefleri doğrultusunda Türkiye'nin finansmana erişimini güçlendiriyor ve geleceğe yönelik önemli bir sinyal veriyor.
Ayşe Yılmaz
•




