Türkiye perakende sektörünün devlerinden BİM Birleşik Mağazalar A.Ş. (BIMAS), 2025 yılı üçüncü çeyrek finansal sonuçlarını Kamuyu Aydınlatma Platformu (KAP) aracılığıyla kamuoyuyla paylaştı. Şirketin ilk dokuz aylık performansı, operasyonel tarafta güçlü bir büyüme ivmesi sergilerken, yüksek enflasyonun finansal tablolara yansıyan olumsuz etkileriyle net kârda keskin bir düşüş yaşanması dikkat çekti. Bu çelişkili tablo, Türkiye ekonomisinin mevcut dinamiklerinin şirket bilançoları üzerindeki karmaşık etkisini bir kez daha gözler önüne seriyor.Operasyonel Performansta Güçlü YükselişBİM, 2025 yılının ilk dokuz ayında satış gelirlerini geçen yılın aynı dönemine göre %5 oranında artırarak 512,8 milyar TL seviyesine taşıdı. Bu büyüme, şirketin pazar payını koruma ve genişletme kapasitesinin yanı sıra, artan maliyetlere rağmen fiyatlama gücünü de sürdürdüğünü gösteriyor. Brüt kâr, %18'lik artışla 99,3 milyar TL'ye ulaşırken, şirketin operasyonel verimliliğinin önemli bir göstergesi olan FAVÖK (Faiz, Amortisman ve Vergi Öncesi Kâr) ise %50 gibi etkileyici bir oranla artarak 29,4 milyar TL olarak gerçekleşti. Bu rakamlar, BİM'in temel perakendecilik faaliyetlerinde sağlam bir performans sergilediğini ve operasyonel karlılığını artırdığını açıkça ortaya koyuyor.Enflasyonun Gölgesi: Net Kârda Keskin DüşüşAncak, operasyonel tablodaki bu parlak görünüm, net dönem kârına yansımadı. Şirketin net dönem kârı, geçen yılın aynı dönemine göre %39'luk dramatik bir düşüşle 11,25 milyar TL seviyesine geriledi. Geçen yıl bu rakam 18,47 milyar TL idi. Bu düşüşün ardındaki temel neden ise, bilançoda yer alan 15,9 milyar TL'lik net parasal kayıp oldu.Ekonomi uzmanları, yüksek enflasyonist ortamlarda şirketlerin parasal varlıklarının (nakit, alacaklar) değer kaybetmesiyle ortaya çıkan net parasal kayıpların, operasyonel kârlılığı güçlü şirketlerin dahi net kârlarını ciddi şekilde törpüleyebileceğine dikkat çekiyor.BİM örneğinde, güçlü operasyonel performansın, enflasyon muhasebesinin etkisiyle oluşan bu "kağıt üzerindeki" kayıplar nedeniyle hissedarlara yansıyan kârlılığa dönüşemediği görülüyor. Bu durum, özellikle nakit akışı güçlü ve büyük parasal varlıkları olan şirketler için Türkiye'nin mevcut ekonomik koşullarında karşılaşılan yaygın bir zorluktur.Piyasalar ve Tüketiciler İçin AnlamıBİM'in bilançosu, perakende sektörünün genelini ve Türkiye ekonomisinin içinde bulunduğu durumu anlamak adına önemli ipuçları sunuyor:Perakende Sektörünün Direnci: Şirketin satış gelirleri ve FAVÖK'teki artış, tüketicilerin temel gıda ve ihtiyaç maddelerine olan talebinin devam ettiğini ve BİM gibi indirimli perakendecilerin bu talebi karşılamadaki gücünü gösteriyor.Enflasyonun Çift Yönlü Etkisi: Enflasyon bir yandan nominal satış gelirlerini artırırken, diğer yandan parasal varlıkların erimesi yoluyla reel kârlılığı olumsuz etkiliyor. Bu, şirketlerin enflasyonla mücadele stratejilerini ne kadar iyi yönettiklerinin kritik bir göstergesi.Yatırımcı Beklentileri: Operasyonel başarıya rağmen net kârdaki düşüş, yatırımcıların şirket değerlemesi ve temettü beklentileri üzerinde baskı oluşturabilir. Piyasa, bu tür bilançolarda sadece ciro ve FAVÖK büyümesine değil, enflasyonun net kâra etkisine de odaklanacaktır.Sonuç olarak, BİM'in 2025 üçüncü çeyrek bilançosu, şirketin operasyonel anlamda ne kadar sağlam olduğunu bir kez daha kanıtlarken, Türkiye'deki yüksek enflasyon ortamının şirketlerin nihai kârlılıkları üzerindeki yıkıcı etkisini de çarpıcı bir şekilde ortaya koymuştur. Gelecek dönemde, enflasyonla mücadele politikalarının seyrinin, BİM ve benzeri şirketlerin finansal tablolarını nasıl etkileyeceği yakından takip edilecektir.
Finans
BİM'in Operasyonel Gücü Enflasyona Yenik Düştü: Net Kârda Keskin Düşüş
Türkiye'nin önde gelen perakende zincirlerinden BİM Birleşik Mağazalar A.Ş., 2025 yılının ilk dokuz ayında güçlü operasyonel büyüme kaydetti. Satış gelirleri ve FAVÖK'te dikkat çekici artışlar yaşanırken, yüksek enflasyonun tetiklediği 15,9 milyar TL'lik net parasal kayıp, net dönem kârını %39 oranında düşürerek 11,25 milyar TL'ye çekti. Bu durum, perakende sektörünün makroekonomik baskılar karşısındaki kırılganlığını gözler önüne seriyor.
Mustafa Koç
•
Bu makaleyi paylaş
Instagram:Bu bağlantıyı kopyalayıp Instagram hikayenizde paylaşabilirsiniz!
