ABD Ticaret ve Kalkınma Ajansı (USTDA) Vekil Direktörü Thomas R. Hardy, AmCham Türkiye tarafından düzenlenen Türk-Amerikan İş Zirvesi’nde konuştu.
Konuşmasına Washington’da süren yoğun politik tartışmalar arasında 'gürültüde kaybolan sinyalleri doğru okuma' çağrısıyla başlayan Hardy, Trump’ın yayımladığı tüm başkanlık kararnamelerinde aynı çerçevenin tekrarlandığını belirterek, “Başkan Trump çok açık bir mesaj veriyor: ABD, yapay zekâda, veri merkezlerinde ve siber güvenlikte küresel liderliğini hem korumalı, hem de genişletmelidir” dedi. Hardy, Senatör Marco Rubio’nun Kongre’de yaptığı konuşmalara atıfla, ABD’nin ticari ve ekonomik angajmanının artık ulusal stratejinin merkezine yerleştiğini, bunun “jeopolitik güç dengelerini şekillendiren bir gereklilik” haline geldiğini ifade etti.
Yapay zekânın teknik kapasitesindeki artışın hızına dikkat çeken Hardy, “Yapay zekânın (YZ) uzun soluklu görevleri yerine getirme kabiliyeti yaklaşık her yedi ayda bir ikiye katlanıyor; bu durum Moore Yasası’nın hızını dahi aşmış durumda” dedi. Ona göre YZ artık yalnızca operasyonel verimlilik sağlayan bir araç olmaktan çıkarak kalıcı bir ekonomik ve stratejik güç çarpanı hâline geldi. Yapay zekânın küresel rekabeti, inovasyon hızını ve ekonomik büyümeyi belirleyen ana unsur haline geldiğine işaret eden Hardy, “ABD ve ortakları yapay zekânın yayılımına liderlik ederse, dünya ekonomisindeki pozitif getirilerin orantısız bir bölümü bu ülkelerde toplanacaktır” değerlendirmesinde bulundu.
Hardy, USTDA’nın Türkiye’yi dijital dönüşüm, yapay zekâ altyapısı ve siber güvenlik alanlarında yüksek potansiyelli bir ortak olarak gördüğünü belirtti. Türkiye’nin son yıllarda veri merkezleri, bulut altyapısı, fintech, enerji dijitalizasyonu ve siber güvenlikte hızlı ilerleme kaydettiğini söyleyen Direktör, ülkenin YZ ve dijital altyapıyı ulusal öncelik haline getirmesinin; enerji, ulaşım, sağlık, akıllı şehirler ve e-devlet projelerinde ciddi yatırım iştahı yaratmasının; ABD’li teknoloji şirketleriyle ortaklıkların hızla artmasının Türkiye’nin bölgesel teknoloji merkezi olma kapasitesini güçlendirdiğini ifade etti.
ABD’nin yeni dijital stratejisinin temelinde “güvenilir dijital altyapı” bulunduğunu vurgulayan Hardy, yapay zekânın ancak sağlam fiber ağlar, güvenli veri merkezleri, güçlü 5G/6G altyapıları ve etkin siber güvenlik sistemleri üzerinde çalışabileceğini söyledi. USTDA’nın dünya genelinde en fazla yatırım yaptığı alanların deniz altı fiber optik kablolar, kritik altyapılar için güvenli veri merkezleri, yeni nesil mobil iletişim ağları, siber güvenlik çözümleri, enerji dijitalizasyonu ve bulut veri yönetim sistemleri olduğunu belirten Hardy, bu yatırımların ortak amacının “ABD standartlarında güvenilir yapay zekâ platformları oluşturmak” olduğunu ifade etti.
Hardy, USTDA’nın 2026 yılının ilk çeyreğinde Türk kamu ve özel sektör liderlerinin ABD’deki teknoloji şirketleriyle buluşturulacağı bir ticaret misyonu düzenleyeceğini duyurdu. Programın ABD’li yapay zekâ, siber güvenlik, veri merkezi ve dijital altyapı şirketleri ile Türk kurumları arasında ortak projeleri hızlandırmayı ve iki ülke arasında teknoloji merkezli yeni bir ekonomik eksen oluşturmayı hedeflediğini belirten Hardy, “Bir fırsat görürseniz, onu gerçekleştirmek için buradayız. Güvenilir Amerikan teknolojilerinin Türkiye’nin ekonomik kalkınmasının omurgasını oluşturmasına destek vereceğiz” diye konuştu.
Konuşmasını ABD–Türkiye ilişkilerinin teknoloji ve altyapı alanlarında “yeni bir döneme girdiği” vurgusuyla tamamlayan Hardy, “Güvenilir yapay zekâ ve dijital altyapılar, küresel ekonominin geleceğini belirleyecek. Türkiye ile bu dönüşüme birlikte liderlik edebileceğimize inanıyorum” ifadelerini kullandı.
Açılış konuşmasının ardından Hardy, Türkiye–ABD işbirliğinin stratejik başlıklarına ilişkin sorularımızı da yanıtladı. Direktör, ABD’nin Türkiye ile yürüttüğü işbirliğinde enerji, dijital altyapı ve yapay zekânın öne çıktığını belirterek, Trump yönetiminin çizdiği stratejik çerçevenin bu alanlarda Türkiye’yi kritik bir ortak konumuna taşıdığını söyledi. AmCham Türkiye etkinliğinde bulunmalarının temel nedeninin de ABD’nin yapay zekâ, siber güvenlik ve veri merkezi teknolojilerindeki hakimiyetini güçlendirecek projeleri Türkiye ile birlikte geliştirmek olduğunu ifade etti.
Türkiye’nin enerji dönüşümünde öncelik verdiği akıllı şebekeler, hidrojen, yenilenebilir enerji ve şebeke dayanıklılığı gibi başlıkların ajansın gündeminde önemli yer tuttuğunu belirten Hardy, LNG’nin hâlâ kritik bir konu olduğunu dile getirdi. “Türkiye ekonomisini besleyecek temiz ve güvenilir LNG arzının sağlanması üzerinde çalışıyoruz” diyen Hardy, nükleer enerjide de küresel ölçekte yeni bir “Rönesans” yaşandığını söyledi. USTDA’nın Amerikan nükleer enerji şirketlerinin uluslararası pazarlara açılımını desteklediğini, bu teknolojilerin Türkiye için hem enerji çeşitliliği hem de ekonomik büyüme açısından önemli fırsatlar sunduğunu vurguladı.
Hardy, önümüzdeki dönemde işbirliğinin en hızlı gelişeceği alanın yapay zekâ olacağına işaret etti. AmCham Türkiye konferansında da görüldüğü gibi yapay zekânın ajansın gelecek yılki çalışmalarını büyük ölçüde şekillendireceğini belirten Hardy, Türk kamu ve özel sektör liderlerinin ABD’ye götürüleceği yeni bir ticaret misyonunu başlattıklarını açıkladı. Türkiye’nin dijital ekonomide büyümesini sürdürebilmesi için gerekli altyapı ve teknolojiye erişimin kritik önemde olduğunu kaydetti.





