Transatlantik ticaret ilişkileri, hafta sonu İskoçya'da gerçekleşecek kritik bir zirvenin arifesinde bıçak sırtında ilerliyor. Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile ABD Başkanı Donald Trump arasında gerçekleşecek görüşme, basit bir diplomatik buluşmanın çok ötesinde, küresel ekonominin geleceğini etkileyebilecek potansiyel bir dönüm noktası niteliği taşıyor.
Görüşmenin arka planı, tarafların birbiriyle çelişen ancak stratejik olarak anlamlı mesajlarıyla dolu. Von der Leyen, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada 'verimli bir telefon görüşmesi' sonrası buluşma kararı aldıklarını belirterek yapıcı bir ton sergilerken, aynı günlerde Avrupa Birliği'nin attığı adım, masadaki gerilimin boyutunu gözler önüne seriyor.
Müzakere Masasındaki Çelişkili Sinyaller
AB Komisyonu, bir yandan ABD ile müzakerelere dayalı bir çözümün yakın olduğunu duyururken, diğer yandan üye ülkelerle birlikte olası bir başarısızlık senaryosuna karşı kılıçları çekmiş durumda. Müzakerelerin çökmesi halinde, 93 milyar euro değerindeki ABD ürününe karşı misilleme tarifelerinin uygulanması için onay verilmesi, Brüksel'in masaya eli boş gelmediğinin en net göstergesi. Bu durum, AB'nin 'umut et ama en kötüsüne hazırlan' stratejisini benimsediğini ortaya koyuyor.
ABD kanadından gelen mesajlar ise belirsizliği daha da artırıyor. Başkan Trump'ın, AB ile bir ticaret anlaşması yapma ihtimaline dair yaptığı yorum, müzakere masasında sert bir duruş sergileyeceğinin sinyalini veriyor.
"Anlaşma ihtimali yüzde 50, belki daha da düşük ama yüzde 50 diyebilirim. Onlar bir anlaşma yapmak için çok istekli."
Trump'ın bu sözleri, AB'nin 'istekli' olduğunu vurgulayarak psikolojik üstünlük kurma ve pazarlık gücünü artırma amacı taşıyan klasik bir müzakere taktiği olarak yorumlanıyor.
Küresel Ticaret ve Türkiye İçin Ne Anlama Geliyor?
Dünyanın en büyük iki ekonomik gücü arasındaki bu gerilim, sadece tarafları değil, küresel tedarik zincirine entegre olmuş tüm ekonomileri yakından ilgilendiriyor. Zirveden çıkacak olası sonuçlar piyasalar için belirleyici olacak:
Anlaşma Senaryosu: Tarafların uzlaşması, küresel piyasalarda bir rahatlama rallisini tetikleyebilir ve ticaret savaşı endişelerini azaltarak küresel büyümeye olumlu katkı sağlayabilir. Başarısızlık Senaryosu: Görüşmelerin çökmesi ve 93 milyar euroluk misilleme tarifelerinin devreye girmesi, 2018'de yaşanan ticaret savaşlarının çok daha şiddetli bir versiyonunu başlatabilir. Bu durum, küresel ekonomide belirsizliği artırır, maliyetleri yükseltir ve Türkiye gibi ihracat odaklı ülkeler için de dolaylı riskler oluşturur. Statükonun Devamı: Net bir sonuç alınamaması ve müzakerelerin uzatılması, mevcut belirsizlik ortamının bir süre daha devam etmesi anlamına gelir ki bu da yatırımcıların risk iştahını olumsuz etkileyebilir.
Sonuç olarak, Pazar günü gerçekleşecek olan bu zirve, küresel ticaretin önümüzdeki dönemdeki rotasını çizecek. Yatırımcılar ve iş dünyası, İskoçya'dan gelecek haberlere kilitlenmiş durumda.