2026 Bütçesi: Türkiye'nin Yüksek Gelir ve Tek Haneli Enflasyon Rotası

Türkiye ekonomisinin geleceğine ışık tutan 2026 bütçesi, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın kapanış konuşmasıyla tamamlandı. Küresel ekonomik belirsizliklerin gölgesinde hazırlanan bu bütçe, Türkiye'nin 'yüksek gelir grubu' ülkeler ligine yükselme vizyonunu ve iddialı makroekonomik hedeflerini ortaya koyuyor.Yılmaz'ın vurguladığı üzere, ekonomi yönetimi dengeli bir büyüme patikasını sürdürmeyi amaçlıyor. Orta Vadeli Program (OVP) ile uyumlu olarak, 2024 yılı için yüzde 3,3 olarak öngörülen büyüme oranının, 2026 yılında yüzde 3,8'e çıkarılması hedefleniyor. Bu büyüme ivmesiyle, Türkiye'nin satın alma gücü paritesine göre dünyanın en büyük 11. ekonomisi olma yolunda ilerlediği belirtiliyor. Bu hedefler, küresel ekonomideki yavaşlama beklentilerine rağmen Türkiye'nin iç dinamiklerine ve yapısal dönüşümüne olan güveni yansıtıyor.Enflasyonla Mücadelede Yeni Evre ve Politika EşgüdümüEkonomi yönetiminin en kritik gündem maddesi olan enflasyonla mücadelede ise somut hedefler belirlendi. Yıllık enflasyonun 2026 yılında yüzde 20'nin altına çekilmesi ve 2027 yılında yeniden tek haneli rakamlara ulaşması, bütçenin temel makroekonomik çıpası olarak öne çıkıyor. Cevdet Yılmaz, bu süreçte para ve maliye politikaları arasındaki eşgüdümün, hedeflere ulaşmada temel taşı olacağının altını çizdi. Bu açıklama, Merkez Bankası'nın sıkı para politikası duruşunun, mali disiplinle desteklenerek enflasyonla topyekûn bir mücadelenin sinyalini veriyor.Sosyal Harcamalar ve Stratejik Destekler2026 bütçesi, sosyal refahın artırılması ve stratejik alanlara yatırım yapılması konusunda önemli kalemler içeriyor:Eğitim: 2 trilyon 896 milyar lira ile en büyük paylardan birini alarak, beşeri sermayenin geliştirilmesine verilen önemi gösteriyor.Sağlık: 3 trilyon 307 milyar lira ile sağlık hizmetlerine erişimin ve kalitesinin artırılması hedefleniyor.Sosyal Yardımlar: 917 milyar lira ile dar gelirli ve ihtiyaç sahibi vatandaşlara yönelik destekler sürdürülecek.Ayrıca, dar gelirli vatandaşların konut sorununa çözüm getirmesi beklenen 81 illik “Ev Sahibi Türkiye” kampanyası için bütçeden 100 milyar liralık özel bir kaynak ayrılması, sosyal konut projelerine verilen önemi vurguluyor. Enerji sübvansiyonları için tahsis edilen 373 milyar liralık dev kalem ise, enerji maliyetlerinin hane halkı ve sanayi üzerindeki yükünü hafifletme çabasını ortaya koyuyor.Savunma Sanayii ve Deprem Direnci: Geleceğe Yönelik YatırımlarBütçede savunma ve güvenlik harcamaları da dikkat çekici bir yer tutuyor. 2 trilyon 155 milyar liralık ödenek, Türkiye'nin yerli ve milli savunma sanayii projelerine olan bağlılığını pekiştiriyor. Bu kaynak, Çelik Kubbe, KAAN ve Kızılelma gibi stratejik projelere aktarılacak. Bu yatırımlar, Türkiye'nin bölgesel ve küresel güvenlikteki rolünü güçlendirme hedefinin bir parçası olarak değerlendirilebilir.Deprem bölgesindeki yeniden inşa çalışmaları da bütçenin önemli bir odağı. Son üç yılda harcanan 90 milyar dolara ek olarak, 2026 bütçesi, şehirlerin afetlere karşı dirençli hale getirilmesi için bir “ihya bütçesi” olarak tasarlandı."2026 bütçesi, şehirlerimizi afetlere karşı daha dirençli kılmak ve yeniden ayağa kaldırmak için bir ihya bütçesi olarak kurgulanmıştır."Bu yaklaşım, sadece mevcut yaraların sarılmasını değil, aynı zamanda gelecekteki olası risklere karşı kalıcı çözümler üretmeyi hedefliyor.Genel olarak, 2026 bütçesi, Türkiye'nin hem makroekonomik dengeleri sağlama hem de sosyal refahı artırma ve stratejik alanlarda güçlenme hedeflerini içeren kapsamlı bir yol haritası sunuyor. Ancak bu iddialı hedeflere ulaşmada, küresel ekonomik koşullar, jeopolitik gelişmeler ve iç ekonomik dinamiklerin uyumlu bir şekilde yönetilmesi kritik önem taşıyacaktır.